Tavan-Arasi-Boş-Kalmasin

Çatılar Boş Kalmasın

Çatılar, binaları dış etkenlerden koruyan, binanın önemli bir parçasıdır. Yaz ve kış şartlarında
ve her türlü iklim şartlarında binaların bir şapkası olarak binayı korur. Ancak, çatının hem içi
hem de üzeri kullanılmalıdır. Başta Avrupa ülkeleri olmak üzere, bir çok ülkede, tavan arası
(attic), evin yararlanılabilir bir parçası olarak kullanılmaktadır. Hatta, özellikle bugün ki adı ile
dublex ya da villa diye tabir ettiğimiz evlerde geçmiş yıllarda, ülkemizde de çatıların
yaşanabilir mekanlar olduğu görülmektedir.
Bizim ülkemizde ise, son yıllarda, çatılar, atık malzeme depoları olarak kullanılmaktadır.
Buraya konulan eşyaların çoğu atmaya kıyamadığımız ancak, çatıyı böcek, sinek, haşere ve
toz barındırmaya müsait hale getiren eşyalardır.
Çatıların bir diğer özelliği ise, binalara gelen güneş ışınlarının büyük bir bölümünü
kucaklamasıdır. Ülkemiz, özellikle, çatılara yerleştirilen güneş enerjili su ısıtıcılarında, Dünya’
da ön sıralarda yer almaktadır. Ancak, korkarım ki bu sıralama, doğal gazla su ısıtmaya geçişle
beraber gerileyecektir. Çünkü, bir çok yeni yapıda, güneş enerjilerinin antifiriz ihtiyacı,
görüntü kirliliği, su sızdırma vs. problemleri öne sürülerek, güneş enerjili su ısıtıcıları
yerleştirilmemektedir. Özellikle, güneşlenme süresinin oldukça iyi olduğu yaz aylarında,
ağırlıklı olarak ithal alınan bir enerji kaynağı yerine mevcut ve para ödemeden kullandığımız
güneşi kullanmayı sürdürmekte yarar vardır. Kaliteli bir malzemeden yapılmış bir güneş
enerjili su ısıtıcı sistemi, en az 15 – 20 yıl arası sorunsuz kullanılabilmektedir. Bununla,
birlikte, kombinizde meydana gelecek arızalar, gazda olabilecek kesintiler, hidroforda
olabilecek problemler ve hatta su kesintileri için önemli bir yedekleme deposudur. Hiç
suyunuz olmasa dahi enerji sisteminizdeki önceden depolanmış yaklaşık 200 lt. su sizi
kullanım suyu olarak 1-2 gün idare edebilir.
İşin bir diğer boyutu ise, çatıların yüzeylerine yerleştirilecek panellerle evlerin elektrik
ihtiyacının karşılanması için vakit gelmiştir. Güneşlenmenin olduğu süre zarfında, gerekirse
depolamada yaparak evin elektrik enerjisi ihtiyacı rahatlıkla karşılanır. Özellikle, sanayi
çatıları, garaj çatıları, spor salonları ve okulların çatıları güneş enerjisinden elektrik üretimi
için son derece elverişlidir. Bununla birlikte, gerekli konstrüksüyon yapılıp, statik hesaplar
yapılırsa, paneller çatı için önemli bir yük teşkil etmeyecektir. Bir hocamız bir kuvvet hesabı
yaparken, “Eşeğin semeri eşeğe yük olmaz demişti.” Tıpkı o misal çatıya yük getirmenin
önemli bir dezavantaj teşkil etmemesi yanında, bilakis, çatı için ısınma ve su sızdırmazlığı
adına bir koruyucu tabakada oluşturacaktır.
Kısacası, güneşi bol kucaklayan ülkemizde, hangi yörede olursa olsun, çatılar boş
bırakılmamalıdır. Enerji üretim kaynaklarını verimli kullanmak, ihtiyacımız için belirlenen
doğru, ucuz, güvenli ve sürekliliği olan enerji kaynağının seçimi son derece önemlidir. Çünkü,
enerji verimliliği enerjiye ihtiyacı yüksek ülkelerde, bir başka enerji kaynağıdır.
Enerjinizin bol olması dileğiyle…
NOT: BU YAZI HERAYAKTÜEL DERGİSİNDE YAYINLANMIŞTIR.

Paylaşın:

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir